Çalışma, bilinen jeokimyasal süreçlerin Enceladus’un metanını açıklayamadığını söylüyor

Yakın zamanda Nature Astronomy’de yayınlanan ve bilinen jeokimyasal süreçlerin, Satürn’ün buz gibi uydusu Enceladus’ta Cassini uzay aracı tarafından ölçülen metan seviyelerini açıklayamadığı sonucuna varan yeni bir çalışma yayınlandı. Ekip, bilinmeyen bir metan üreten sürecin, okyanusta ayın buzlu kabuğunun altında gizlenmiş olabileceğini söylüyor. Bilim adamları, Enceladus’tan dev su tüylerinin fışkırdığını biliyorlar ve uzun zamandır, ayın kayalık çekirdeği ile buzlu kabuğu arasında uzandığına inanılan yer altı okyanusunun yaşam barındırıp barındıramayacağını merak ediyorlardı.

Cassini uzay aracı, Dünya’daki okyanusun dibindeki hidrotermal menfezlerle ilişkili belirli moleküllerin nispeten yüksek konsantrasyonlarını tespit etti. Tespit edilen moleküller arasında dihidrojen, metan ve karbon dioksit bulunur. Cassini’nin incelediği tüylerde keşfedilen yüksek metan seviyeleri özellikle beklenmedikti.

Projedeki araştırmacılar, dünya benzeri mikropların Cassini tarafından tespit edilen miktarlarda dihidrojeni yiyip metan üretmesinin mümkün olup olmadığını bilmek istedi. Bu tip mikroplar metanojenler olarak bilinir. Bilim adamları bu yüzey altı okyanusunu keşfetmek istiyorlar, ancak bunu yapmanın birkaç on yıl boyunca görünmeyen son derece zorlu bir derin dalış görevi gerektirdiğini unutmayın.

Araştırma araştırmacıları, Cassini’nin verilerini açıklamak için biyolojik metanojenez de dahil olmak üzere farklı süreçlerin olasılığını hesaplamak için matematiksel modeller oluşturdular. Ekip, bulut verilerini analiz etmek ve gözlemleri açıklayabilecek potansiyel süreçleri modellemek için jeokimya ve mikrobiyal ekolojiyi birleştiren yeni matematiksel modeller kullandı.

Sonuç, Cassini’nin verilerinin ya mikrobiyal hidrotermal havalandırma aktivitesiyle ya da yaşam formlarını içermeyen ancak dünyada meydana geldiği bilinenlerden farklı süreçlerle tutarlı olduğuydu. Dünyadaki hidrotermal aktivite, soğuk deniz suyu okyanus tabanına sızdığında ve alttaki kayanın içinden geçtiğinde meydana gelir. Daha sonra, magma odası gibi bir ısı kaynağının yakınından geçtiğinde, hidrotermal menfezlerden tekrar suya püskürür. Bilim adamları, Enceladus’taki benzer süreçlerin, yüzeyinden çıkan tüylerden sorumlu olduğundan şüpheleniyorlar.

DAHA FAZLA HABER İÇİN DONANİMFORUM.COM

GOOGLE NEWS’DE BİZİ TAKİP ETMEK İÇİN TIKLA!