«
  1. Anasayfa
  2. Sağlık Haberleri
  3. Yakın Gelecekte Muhtemel Olarak Tedavi Edilebilecek 6 Hastalık

Yakın Gelecekte Muhtemel Olarak Tedavi Edilebilecek 6 Hastalık

GYtLQuoP

Her anlamda gelişen dünya ve teknoloji ile birilkte artık insanlık olarak her türlü şeyi yapabileceğimizi düşünsek bile, sağlık konusuda şu anda bu tam olarak malesef ki böyle değil. Henüz daha tedavisi bulunamayan, bir çözüm yolu bilinmeyen hastalıklar bulunmaktadır. Hastalıklara çare bulmak,yaygın hastalıklara bir tedavi bulmak, bilim adamlarının ve tıp araştırmacılarının yaptığı en önemli şeylerden bir tanesi olarak sayılabilir. Bu hastalıklara buldukları çözüm ve yöntemler sayesinde  günlerini kronik ağrı içinde geçirecek olan insanların hayatlarını iyileşmesine vesile oluyorlar.

İşte bu tedavi ve çözüm yollarını bulmayak için büyük emek ve çaba sarf eden bilim adamlarının çok da uzak olmayan bir gelecekte tedavi edileceğine inandıkları hastalıklardan bazılarını sizler için bu yazımız da listeledik. Bu yapılması beklelen yeni tıbbi buluşlar sayesinde, bu yıkıcı koşulların elinde acı çeken insanlar için hoş bir son olabilir.

1. HIV/AIDS

HIV (insan immün yetmezlik virüsü), vücudun bağışıklık sistemine saldıran bir virüstür. HIV tedavi edilmezse AIDS’e (edinilmiş immün yetmezlik sendromu) yol açabilir. Şu anda etkili bir tedavi yoktur. İnsanlar bir kez HIV kaparlarsa, ömür boyu HIV’e sahip olurlar. Ancak uygun tıbbi bakımla HIV kontrol edilebilir. Etkili HIV tedavisi gören HIV’li kişiler, uzun ve sağlıklı bir yaşam sürdürebilir ve eşlerini koruyabilir.HIV taşıdığınızdan emin olmanın tek yolu test yaptırmaktır. HIV durumunuzu bilmek, HIV bulaşmasını veya bulaşmasını önlemek için sağlıklı kararlar vermenize yardımcı olur.

HIV’in tedavisi çok zor bir hastalık olduğu daha öncesinde defalarca kez kanıtlanmıştır. Bir virüs olarak nitelendirilen bu hastalık,her virüs hastalığında olduğu gibi bu bashi geçen virüste sürekli değişiyor ve gelişiyor, fakat bilim adamları etkilerini azaltmanın bazı yollarını buldular. Bazı araştırmacıların düşüncelerine göre, önümüzdeki 10 yıl içinde bu bashi geçen ve virüs olarak nitelendirilen HIV isimli hastalığa çözüm bulabileceğimizi düşünüyorlar.

2. Sıtma

Sıtma, bir parazitin neden olduğu bir hastalıktır. Parazit, enfekte sivrisineklerin ısırıkları yoluyla insanlara yayılır. Sıtma hastaları genellikle yüksek ateş ve titreme ile çok hasta hissederler.

Hastalık ılıman iklimlerde nadir görülürken, sıtma tropikal ve subtropikal ülkelerde hala yaygındır. Her yıl yaklaşık 290 milyon kişiye sıtma bulaşıyor ve 400.000’den fazla kişi hastalıktan ölüyor.

Bu hastalık ise, Amerika Birleşik Devletleri’nde bulunan insanlar için büyük bir endişe kaynağı olmasa bile, sıtma isimli bu  hastalık dünyanın başka yerlerinde büyük bir katil olarak nitelendirilir. Her sene yaklaşık olarak 207 milyon kişiye sıtma hastalığı bulaşıyor ve hastalığa yakalanmanın bazı ölümcül sonuçları oluyor. Bir aşı test edildi ve yüzde 46 etkili olduğu sonucuna varıldı.

3. Tüberküloz

Tüberküloz (TB), esas olarak akciğerleri etkileyen potansiyel olarak ciddi bir bulaşıcı hastalıktır. Tüberküloza neden olan bakteriler öksürük ve hapşırma yoluyla havaya salınan küçük damlacıklar yoluyla kişiden kişiye bulaşır.

Gelişmiş ülkelerde bir zamanlar nadir görülen tüberküloz enfeksiyonları, kısmen AIDS’e neden olan HIV virüsün ortaya çıkması nedeniyle 1985’te artmaya başladı. HIV, bir kişinin bağışıklık sistemini zayıflatır, bu nedenle verem mikroplarıyla savaşamaz . Amerika Birleşik Devletleri’nde, daha güçlü kontrol programları nedeniyle, tüberküloz 1993’te tekrar azalmaya başladı. Ancak bu bir endişe kaynağı olmaya devam ediyor

Akciğer tüberkülozu akciğerleri etkileyen ölümcül bir hastalıktır ve hemen hemen tüm aşılara direnci olan bir aşıdır. Antibiyotiğe dirençli tüberküloz vakalarının artmasıyla, tıp araştırmacıları bu bulaşıcı hastalığa çare bulmak için çabalıyor ve yaklaşıyorlar. Yeni denemeler son derece iyi gidiyor.

4. Ebola

Ebola virüsü hastalığı (EVH), çoğunlukla Afrika kıtasında meydana gelen, ara sıra ortaya çıkan salgınlarla ölümcül bir hastalıktır. EVD en yaygın olarak insanları ve insan olmayan primatları (maymunlar, goriller ve şempanzeler gibi) etkiler.

Bir süre önce Amerika Birleşik Devletleri’nde ve bir çok farklı ülkede ebola korkusu vardı ve bu, aklımıza çok ağır geldi. Bu hastalık ölümcül ve oldukça bulaşıcıdır, bu nedenle bir tedavi acil olarak gereklidir. Bu korkunç ebola isimli virüs için bir tedavi bulup bulamayacaklarını görmek için şu anda diğer ülkelerdeki denemeler hızlı bir şekilde takip ediliyor.

5. Kanser

Kanser, anormal hücrelerin kontrolsüz büyümesi ve potansiyel yayılımı ile karakterize bir hastalıktır. İnsan vücudu, normalde kendilerini çoğaltmak için bölünen milyarlarca hücreden oluşur. Bazen hücreler anormal şekilde çok hızlı bölünürler. Hızla bölünen hücreler, tümör adı verilen bir kitle oluşturabilir. Bazı tümörler iyi huyludur (kanserli değildir, yayılma potansiyeli yoktur) ve diğerleri kötü huyludur (kanserli). İyi huylu bir tümörün büyümesi vücut fonksiyonlarını etkileyebilir ancak bu tümörler nadiren yaşamı tehdit eder. Öte yandan, kötü huylu tümörler normal dokuyu istila eder ve yok eder. Metastaz adı verilen bir süreçle hücreler kanserli bir tümörden ayrılarak kan ve lenf sistemi yoluyla vücudun diğer bölgelerine yayılarak yeni tümörler oluştururlar. Bazen kanser hızla büyür ve yayılır, diğer durumlarda yavaş yavaş gelişir ve yayılır.

Dünyada en çok araştırılan hastalıklardan biri olduğu için, kanser bilim adamlarının bir tedavi bulmaya her zamankinden daha yakın olmaları mantıklı. Rahim ağzı kanserine karşı koruyan HPV aşısı ve karaciğer kanserine karşı koruyan hepatit aşısı gibi kanserleri önlemenin bazı başarılı yöntemleri zaten var. Şimdilik önlemeye odaklanmak zorunda olsak da, başladığımız yerden sıçramalar ve sınırlar uzaktayız.

6. Alzheimer Hastalığı

Alzheimer, demansın en yaygın nedenidir, hafıza kaybı ve günlük yaşama müdahale edecek kadar ciddi diğer bilişsel yetenekler için genel bir terimdir. Alzheimer hastalığı demans vakalarının %60-80’ini oluşturur.

Alzheimer, yaşlanmanın normal bir parçası değildir.Bilinen en büyük risk faktörü artan yaştır ve Alzheimer hastalarının çoğu 65 yaş ve üzerindedir. Alzheimer hastalığı, 65 yaşın altındaki bir kişiyi etkiliyorsa, daha genç başlangıçlı Alzheimer olarak kabul edilir. Daha genç başlangıçlı, erken başlangıçlı Alzheimer olarak da adlandırılabilir. Daha genç başlangıçlı Alzheimer’lı kişiler, hastalığın erken, orta veya geç evresinde olabilir.

Alzheimer araştırmacıları son zamanlarda büyük bir atılım gerçekleştirdi. Bilim adamları, beyin dokusunun ölümünü durdurabilecek ve böylece Alzheimer’ın oluşmasını engelleyebilecek bir kimyasal keşfettiler. Birçok bilim insanı, bu hastalığın tedavisine sadece ve sadece 15 yıl kaldığını düşünüyor.

DAHA FAZLA HABER İÇİN DONANİMFORUM.COM

GOOGLE NEWS’DE BİZİ TAKİP ETMEK İÇİN TIKLA!

Bir Cevap Yaz

Donanım Forum Hakkında

Donanım Forum

Dünya ve Türkiye gündeminde yer alan teknoloji,donanım,mobil dünya haberlerini kullanıcılarına sunar. Sadece gerekli bilgileri vererek ziyaretçilerini teknoloji dünyası hakkında bilinçlendirmeyi amaç edinir.

Bir Cevap Yaz

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlendi *